Avukatlar'dan Mardin'de Protesto
Mardin Barosu, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) İnsan Hakları Derneği (İHD) Mardin şubeleri İstanbul'da ÖHD üyesi Avukat Bedirhan Sarsılmaz’ın tutuklanması protesto etti. Avukatlar, açıklama için Mardin Adliyesi önünde toplandı. Avukatlarla beraber Mardin Baro Başkanı Ahmet Duyan da açıklamaya katıldı.
Avukatlar adına açıklama metnini ÖHD Şube Eş Başkanı Avukat Lokman Emen okudu.
"Av. Bedirhan Sarsılmaz Serbest Bırakılsın, Avukatlar Üzerindeki Yargılama Tehdidine Son Verilsin" diyen Emen, Sarsılmaz'ın durumunu ilişkin "Derneğimiz üyesi Avukat Bedirhan Sarsılmaz 24.10.2024 tarihinde İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesinde yürütülen bir yargılamanın karar duruşmasında müdafi olarak bulunmaktayken, hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen bir soruşturma kapsamında gözaltı kararı bulunduğu gerekçesi ile gözaltına alınmak istenmiştir. Meslektaşımız duruşmanın devam ettiğini, müvekkilinin savunmasını yapacağını beyan ederek, duruşma salonunda müvekkilinin haklarını korumuş ve savunmasını yapmıştır. Henüz duruşma bitmemiş olmasına rağmen, yargılamayı yürüten mahkeme, meslektaşımızın kamu görevini yeri getirdiğini göz ardı ederek, duruşmadan polis tarafından çıkartılarak gözaltına alınmasına seyirci kalmış, meslektaşımızın kamu görevinin engellenmesine ve müvekkilinin savunma hakkının ihlal edilmesine göz yummuştur" sözlerini kullandı.
Av. Emen açıklamanın devamında şunları söyledi:
"Üyemiz ve meslektaşımız 4 gün boyunca İstanbul İl Emniyet Müdürlüğünde hiçbir gerekçe sunulmaksızın gözaltında tutulmuş ve soruşturma dosyasında bulunan evrakların incelenmesi ve evraklardan örnek alınmasının kısıtlanmasına karar verilmiştir. Aynı zamanda müdafi ile görüş hakkının kısıtlanması kararı ile meslektaşımızın 24 saat boyunca avukatları ile görüşme yapma hakkı hukuksuz olarak engellenmiştir.
Mesleki faaliyetlerinden kaynaklı soruşturma başlatılmasına rağmen meslektaşımız hakkında avukatlara savunma dokunulmazlığı kapsamında sağlanan güvenceler işletilmeden soruşturma yürütülmüştür. Şöyle ki; Avukatlık Kanunu’nun 58 ve devamı maddelerine aykırı olarak Adalet Bakanlığı’dan soruşturma izni alınmaksızın meslektaşımız hakkında soruşturma yürütülmüştür. Yine CMK 135/3. ile CMK’nın 46. Maddelerine aykırı olarak meslektaşımızın mesleki faaliyetleri kapsamında yaptığı telefon görüşmeleri kayda alınarak suçlama konusu haline getirilmiştir.
28.10.2024 tarihinde İstanbul Adliyesine getirilen meslektaşımız avukat olması sebebiyle savcılık tarafından ifadesinin alınması gerektiğini kolluk ifadesinde belirtmiş olmasına rağmen soruşturma savcısı tarafından meslektaşımızın ifadesi alınmamış başka bir ifadeyle hakkındaki isnatlara cevap verme ve delillerini sunma imkanı tanımadan meslektaşımız dosya üzerinden tutuklanması istemiyle Sulh Ceza Hakimliğine sevk edilmiştir. Savcılıkça tutuklama talebine meslektaşımızın müdafiliğini üstlendiği müvekkil yakınları ve meslektaşları ile gerçekleştirdiği mesleki faaliyetleri kapsamındaki telefon görüşmeleri ile ifade özgürlüğü kapsamında kalan sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilmiştir. Sonuç olarak Sulh Ceza Hakimliği tarafından maddi anlamda herhangi bir değerlendirme yapılmaksızın adeta kanun maddesinin tekrarından ibaret bir gerekçe ile meslektaşımızın tutuklanmasına karar verilmiştir.
Her gün adliyede, emniyette, hapishanede avukatlık görevini yerine getiren ve ifadeye çağrıldığı takdirde gidebilecekken duruşmadan gözaltına alınan meslektaşımızın mesleki faaliyetlerinin suçlama konusu haline getirilerek tutuklanması avukatlık mesleğine ve savunmaya saldırı niteliğindedir. Siyasi iktidarın baskı ve tehditleri ile avukatlara yönelik yürütülen soruşturma, gözaltı ve tutuklama kararları, meslektaşımız şahsında avukatlara yönelmiş bir tehdittir.
Bizler bugüne kadar hiçbir baskı ve tehdide karşı geri adım atmadan, boyun eğmeden hukuk mücadelesi vermiş bir geleneğin ardıllarıyız. Muktedirlerin eli ile avukatlık pratiğimize yönelen saldırılara karşı direnmeye devam edeceğiz.Hukuk ve demokrasi mücadelesini yürütürken katledilen ve tutsak edilen bir mücadele geleneğinden gelen ÖHD olarak, üyemiz Av. Bedirhan Sarsılmaz’ın hakkındaki gözaltı kararını öğrenmesine rağmen, müvekkilinin savunmasını yapmadan duruşma salonundan çıkmayacağını beyan etmesi de gözaltı ve tutuklama tehditlerinin bizler şahsında hiçbir anlam ifade etmediğini, bu baskı ve tehditlerin ancak mücadelemizi büyüteceğini ortaya koymaktadır.
Başta Barolar ve hukuk örgütleri olmak üzere tüm hukukçuları ve demokratik kamuoyunu Av. Bedirhan Sarsılmaz şahsında avukatlık mesleği ile savunmaya yönelen saldırılara karşı beraber ses çıkarmaya davet ediyoruz."