ELEKTİRK

Mazruna Üzümüyle Meşhur Zınnar Bağları Ayakta Kalmak İçin Direniyor

KIR'ATIM GÜNCEL HABERLER (KIRATIM HABER) - KIR'ATIM GAZETESİ | 11.10.2024 - 14:26, Güncelleme: 11.10.2024 - 14:28
 

Mazruna Üzümüyle Meşhur Zınnar Bağları Ayakta Kalmak İçin Direniyor

Her alanda olduğu gibi mazruna üzümüyle meşhur olan Zınnarda bulunan üzüm bağları, maliyetlerin artmasıyla birlikte her geçen gün biraz daha kan kaybetmeye devam ediyor.
Havaların yavaştan soğumaya başlaması ile beraber Mardin Artuklu ilçesinin üzüm bağları ile meşhur olan, Mezruna üzümünün anavatanı Zinnar Bölgesi'nde bağ bozumu başladı.  Bağ bozumu ile beraber köylüler; kışın tüketilen pestil, pekmez ile bademli ve cevizli sucuk yapımına başladı. Aynı zamanda pestil, cevizli sucuğun yanı sıra kuru incir, incir sucuğu, pekmez ve birçok ürün bağ bozumunun vazgeçilmezleri arasındaki yerini koruyor. Toplanan üzümü ezme makinesinden geçirdikten sonra kurulan kazanlarda kaynattıkları şıradan pekmezden elde edilen farklı ürünler köylüler kendi imkânları ile satmaya çalışıyor. Bundan yaklaşık 10 öncesine kadar da yüksek miktarda verim elde edilen üzüm bağlarında son yıllarda bu verimin neredeyse çeyreğine düştüğü görüldü. Hal böyle olunca üretim yapan ailelerde de azalmalar yaşanıyor.  Köylüler için önemli bir geçim kaynağı olan üzüm ürünlerinde son dönemlerde önemli bir düşüş yaşanıyor. Her geçen gün evlerin bahçesinde kaynayan kazan sayısında azalma yaşanırken, tüccarların üreticilerden fazla kazanması ve endüstriyel üretim bu düşüşün temel nedeni oluyor. Kendi imkânları ile endüstriyel üretime karşı geleneksel üretimde ısrar eden isimlerden biri İzzettin Başçı. Üretim süreçlerini tamamen doğal yöntemlerle yaptıklarını, doğadan elde ettikleri her bir üründen faydalandıklarını dile getiren Başçı, "Otlardan ilaç yapıyoruz. İncir, pestil, kuru üzüm, cevizli sucuk yapıyoruz. Yani bölgemizde doğadan gelen her şeyi yapıyoruz. Dostlarımız var. Onlara gönderiyoruz. Hiçbir şekilde kimyevi bir şey kullanmıyoruz. Önce pestil yaptık, ardından da incire başladık. Bu incirleri Haziran ayında kurutmaya başladık. Ardından iplere geçiriyoruz. Bunu da incir sucuğu yapıyoruz. Kaynatırken defne ağacının yaprağını kullanıyoruz" ifadelerini kullandı. Bölgede bağ bozumu geleneğinin azaldığını söyleyen Başçı, devam etmesi için çocuklarına öğrettiklerini belirterek, "Bu işi yapanların sayısının her geçen gün azalıyor. Babalarımızdan dedelerimizden kalan bir iş. Ne yazık ki; yavaş yavaş yapanların sayısı tükeniyor. Bu noktada biz de biraz rahatsızız. Bazen çocuklardan şikayetler de işitiyoruz, ama işimiz bu. Üretimimiz düşmüş durumda. Artık gücümüz de kalmıyor bir süre sonra. Bu işi yapacak kimse kalmıyor. Kendi gücümüz çerçevesinde bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Zinnar Bölgesi'nde yüzlerce ev var ve bugün bunu yapan 3 kişi kaldı. Bakalım, ne zamana kadar devam edebilirsek devam edeceğiz. Bu işin kaybolmasını istemiyoruz. Nasıl yapıldığını çocuklarımıza da gösteriyoruz. Öğretmeye çalışıyoruz" diye konuştu. İşlerini devam ettirebilmeleri için desteğe ihtiyaçları olduğunu kaydeden Başçı, bugün devlet kurumlarının bu işi yapanlar yerine alakası olmayan kişilere destek verdiğini belirterek, "Bu işi yapanlara imkanlar sunulmasını istiyoruz. Bu konuda eksiklikler var. Bu eksikliklerin giderilmesi durumunda daha iyi olacağına inanıyorum" dedi.
Her alanda olduğu gibi mazruna üzümüyle meşhur olan Zınnarda bulunan üzüm bağları, maliyetlerin artmasıyla birlikte her geçen gün biraz daha kan kaybetmeye devam ediyor.

Havaların yavaştan soğumaya başlaması ile beraber Mardin Artuklu ilçesinin üzüm bağları ile meşhur olan, Mezruna üzümünün anavatanı Zinnar Bölgesi'nde bağ bozumu başladı. 

Bağ bozumu ile beraber köylüler; kışın tüketilen pestil, pekmez ile bademli ve cevizli sucuk yapımına başladı. Aynı zamanda pestil, cevizli sucuğun yanı sıra kuru incir, incir sucuğu, pekmez ve birçok ürün bağ bozumunun vazgeçilmezleri arasındaki yerini koruyor. Toplanan üzümü ezme makinesinden geçirdikten sonra kurulan kazanlarda kaynattıkları şıradan pekmezden elde edilen farklı ürünler köylüler kendi imkânları ile satmaya çalışıyor.

Bundan yaklaşık 10 öncesine kadar da yüksek miktarda verim elde edilen üzüm bağlarında son yıllarda bu verimin neredeyse çeyreğine düştüğü görüldü. Hal böyle olunca üretim yapan ailelerde de azalmalar yaşanıyor. 

Köylüler için önemli bir geçim kaynağı olan üzüm ürünlerinde son dönemlerde önemli bir düşüş yaşanıyor. Her geçen gün evlerin bahçesinde kaynayan kazan sayısında azalma yaşanırken, tüccarların üreticilerden fazla kazanması ve endüstriyel üretim bu düşüşün temel nedeni oluyor.

Kendi imkânları ile endüstriyel üretime karşı geleneksel üretimde ısrar eden isimlerden biri İzzettin Başçı. Üretim süreçlerini tamamen doğal yöntemlerle yaptıklarını, doğadan elde ettikleri her bir üründen faydalandıklarını dile getiren Başçı, "Otlardan ilaç yapıyoruz. İncir, pestil, kuru üzüm, cevizli sucuk yapıyoruz. Yani bölgemizde doğadan gelen her şeyi yapıyoruz. Dostlarımız var. Onlara gönderiyoruz. Hiçbir şekilde kimyevi bir şey kullanmıyoruz. Önce pestil yaptık, ardından da incire başladık. Bu incirleri Haziran ayında kurutmaya başladık. Ardından iplere geçiriyoruz. Bunu da incir sucuğu yapıyoruz. Kaynatırken defne ağacının yaprağını kullanıyoruz" ifadelerini kullandı.

Bölgede bağ bozumu geleneğinin azaldığını söyleyen Başçı, devam etmesi için çocuklarına öğrettiklerini belirterek, "Bu işi yapanların sayısının her geçen gün azalıyor. Babalarımızdan dedelerimizden kalan bir iş. Ne yazık ki; yavaş yavaş yapanların sayısı tükeniyor. Bu noktada biz de biraz rahatsızız. Bazen çocuklardan şikayetler de işitiyoruz, ama işimiz bu. Üretimimiz düşmüş durumda. Artık gücümüz de kalmıyor bir süre sonra. Bu işi yapacak kimse kalmıyor. Kendi gücümüz çerçevesinde bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Zinnar Bölgesi'nde yüzlerce ev var ve bugün bunu yapan 3 kişi kaldı. Bakalım, ne zamana kadar devam edebilirsek devam edeceğiz. Bu işin kaybolmasını istemiyoruz. Nasıl yapıldığını çocuklarımıza da gösteriyoruz. Öğretmeye çalışıyoruz" diye konuştu.

İşlerini devam ettirebilmeleri için desteğe ihtiyaçları olduğunu kaydeden Başçı, bugün devlet kurumlarının bu işi yapanlar yerine alakası olmayan kişilere destek verdiğini belirterek, "Bu işi yapanlara imkanlar sunulmasını istiyoruz. Bu konuda eksiklikler var. Bu eksikliklerin giderilmesi durumunda daha iyi olacağına inanıyorum" dedi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.