Karaciğer, en önemli arıtma ve temizleme organ olup kanı temizleyerek tasfiye eder. Karaciğerin önemli görevinden biri besinleri parçalamak ve kanı temizlemektir. Ayrıca vücut için ürettiği çeşitli hormonlar ve enzimler vardır. Son zamanlarda karaciğer yağlanması diye bir terim ortaya çıkmıştır. Bugün modern toplumda yaşayan çoğu kişide, hatta çocuklar da bile karaciğer yağlanması vardır. Karaciğer yağlanması çeşitli biçimlerde adlandırılmaktadır. Kimileri karaciğer büyümesi, kimileri karaciğer yağlanması, kimileri ise karaciğerde kitle veya beze diye adlandırmışlardır. Aslında bunların hepsi aynı şeyi dile getirmektir. Karaciğer iki şekilde yağlanır. Ya yiyeceklerden ya da alkol, sigara veya diğer bağımlılıklardan…
Yemek yiyen, alkol ve kahve tüketen, ilaç içen, hayvansal protein alan, dışarıdan hazır yemek yiyen (fastfood) hemen her insanın karaciğerinde yağlanma olur.
Karaciğer kanı safra denilen sıvı ile temizler. Ayrıca, bu sıvı safra kesesinde depo edilir ve yiyeceklerin hazmı için mideye de gönderilir. Karaciğer yediğimiz yiyeceklerin hazmında zorlanınca, kendi yapısında yağ birikintileri oluşturmaya başlar. Bu önce safra kanallarını doldurur. Daha sonra safra kesesinde de birikmeye başlar. Bu yağ birikintileri çoğalıp da, karaciğer kanallarını doldurunca artık karaciğer görevini yapamaz hale gelir. Bu yağ birikintileri safra kesesinde de birikip iltihaplanınca ağrılar başlayıp artarlar. Ne yazık ki bu bugünün modern tıbbı metotlarıyla ne tespit etme olanağı vardır, ne de bu taşlardan kurtulma olanağı vardır. Sadece safra kesesinde birikip de ağrı yapmaya başlayınca o kişinin safrası alınır. İşte bu safrada ve karaciğerde biriken bu taş birikintilerine safra taşı, karaciğer yağlanması ya da buna sebep olduğu karaciğer büyümesi adını vermektedirler. Bu durumda karaciğer görevini yapamayınca vücudun bütün metabolizma dengesini bozar.
Bazı organlarda olduğu gibi karaciğerde de sinir sistemi yok denecek düzeyde azdır. Dolayısıyla karaciğer ağrı ile sinyal vermesi ancak karaciğerin tamamen çökmesinden sonra anlaşılır. Bu sürece karaciğerin kirlenmesi denir. O zaman da iş işten geçmiş olur. Vücutta hiçbir sorun yoktur ki karaciğer kaynaklı olmasın…
Alkol ve sigara bağımlılığının nasıl olduğunu tanımlarsak; alkol beyinde endokrin hormonunun artışını sağlar. Yani bu hormonun salgılanması morfin etkisi oluştururken, vücudun kendini kurtarma ve koruma duygusunun artışını sağlar ve vücuda yaşama mücadelesini kesmemesini sağlayarak, daha fazla dirençli olmasını sağlatır. Sigara ise içeriğinde ki nikotin ile en büyük bağımlılık olup, sigara bırakılınca nikotinin vücudu terk edişi üç gün içinde son bulur. Fakat kalan sigara alışkanlığıyla vücut zorlanır. Nikotinin beyinde vücuda özgüven verecek ve olaylara karşı daha güçlü davranmasını sağlayacak hormonu salgılatır. Bu durumlar karaciğer yağlanmasına bir örnek teşkil eder…