Az bir anarya ile muavin takozu arabanın arka tekerleğinden çekmesi ile otobüs harekete geçerdi. Ve en heyecanlı an başlardı. Yolcuları uğurlamaya gelenler otobüsün sağında ve solunda dizilmiş bir şekilde hareketini beklerken, genç kaptan direksiyonun başında ve diğer kaptanda ön koltukta oturup kapılar kapandıktan sonra TARARİRA TARARRİRA korna sesi ile ani bir kalkış ve Bab-il Mişkiye garajından hızlı çıkış ve anayola ani dönüş ile heyecan, hüzün, acı aynı anda yaşanarak yolculuk başlardı. Otobüsü uğurlayanlar ağlarken, otobüs içindeki yolcular hüzünle dışarıdakilere el sallarlardı. Bab-il Mişkiye garajından çıkış sonrası artık otobüsteki yolcular, kaptan ve muavin ile uzun sürecek birliktelikleri de başlamış oluyordu. Yaşlı kaptan, genç kaptana; -K.tepeden alacağımız 4 yolcumuz var girişte alalım hatırlatmasıyla yolculuk tüm haşmet'i ile başlıyordu. K.Tepe yolcuları alındıktan sonra tek gidiş tek dönüşlü olan tarihi ipek yoluna sapılarak yol alınmaya başlanırdı. Kaptanlar için yolcular, otobüslerinin velinimetiydi. Onlara hizmet temel şiarlarındandı. Kendileri ile yolculuk yapanlar, memnun kaldıklarından hep yine kendilerini tercih ediyorlardı. Bu onları fazlasıyla memnun ediyor ve oluşturdukları bu intibanın bozulmaması için ellerinden gayreti gösteriyorlardı. Bazı yolcuları sırf onlarla seyahat etmek için günlerce kendilerini beklerdi. Bu nedenle kaptanlar yolcularını rahat ettirmek, sağ salim gideceklere yere ulaştırmak için ellerinden gelen gayreti gösteriyorlardı. Kimler seyahat etmemişti ki kendileri ile? Valiler, Kaymakamlar, Tuğay Komutanları, büyükşehirlerde okuyanlar, ailesi yanında olmayıpta ailesi tarafından onlarla gönderilen genç kızlar ve daha niceleri. Yaşlı kaptan liste kontrolünden sonra Muavini çağırıp direktiflere başlardı. -şeyhdavit hıt may fil buzdolabi, ferik el müştüriyin kolonya, (Şeyhdavut buzdolabına su koy ve yolculara kolonya dağıt) O zamanlar 0302 lerin arka kapı yanında buzdolapları vardı ve su şişeler buraya yerleştirilir, suyun soğuk kalması için de yoldan alınan buzda bu şişelerin üstüne konulurdu. Muavin Şeyhdavut da uzun yılların verdiği tecrübe, yaşlı kaptanın beklenti ve talimatlarını bildiği için yaşlı kaptanın bir dediğini iki etmezdi. O zamanlar ihtiram vardı genç kaptan, yaşlı kaptanın önünde sigara içmezdi. Bunu bilen yaşlı kaptan K.Tepe çıkışı liste kontrolü ve muavine verdiği talimatlar sonrası Viranşehir anayol düzlükleri başladıktan sonra genç kaptana hitaben; -Taroh le half testereh ( arkada biraz dinlenecem) der ve arkaya doğru giderdi. DEVAM EDECEK