1755 Lizbon depremi, teolojik (dini) bakış açısıyla, maddeci bakış açısını karşı karşıya getirmiştir.
Din, bilim, felsefe çatışmasını bu dönem ateşlemiştir.
Sadece “maddeci gözlükle” varlığa bakarak her şeyin sebebini “mekanik bir sebepe” bağlayan bakış açısı ne kadar sığ ve yanlışsa, her afeti “ilahi adalet” ve “uyarı gören” düşüncede sığ eksik ve yanlıştır…..
Bütün bu olayları yorumlayabilmek için ilahi irade tarafından emredilen ile meydana gelen ile tedbir ile takdiri cem eden, yer ile semayı birbirinden ayırmayan bütüncül bir bakış açısına sahip olmaktır.
Bu musibetleri belli bir kişiye, olaya, topluma, günaha, gruba bağlamak yanlıştır.
Rahman ve Rahim olan Allah’ı hiç kimse; gökten bela yağdıran, azap veren bir yaratıcı olarak gösterme hakkı yoktur. İnsanın haddini aşarak bu zelzele bu sebepten dolayı olduğunu iddia etmesi haddi aşmaktır.
Bu musibetleri insan fiillerinden ayrı düşünmekte yanlıştır. İhmal edilen yasalar, gözden kaçırılan hikmeti dikkate almadan Allah’ın kaderini, hikmetini, rahmetini mahkum etmek doğru değildir.
Bu tür musibetleri Allah’ı yaratıcı yok sayarak değerlendirmektir. Allah’ın iradesi olmadan yeni bir coğrafya inşa edemeyiz.
Bu tür afetleri bilim açıklamaya çalışır, felsefe akil süzgecinden geçirerek düşündürmenin yollarını arar…Din ise makul bir anlamlandırmada karar kılar….İslam dini verdiği anlam bilimin açıklamasını felsefenin düşüncesini göz ardı etmez.
Bilim, Allah’ın kainata yerleştirdiği ayetlerin tefsiri….akıl ve düşünce de onun insana en büyük ihsanıdır….
Bilim bize depremi izah eder statik nedir açıklar, fay hatları nerededir öğretir, depreme dayanıklı binaları nasıl inşa edilir ve edilmesi gerektiğini açıklar…
Fakat bütün tedbirlere rağmen başımıza gelen musibetleri anlamlandıramaz, hikmetini izah edemez….bundan ne tür dersler çıkarmamız gerektiğini bilemez, manevi metafizik boyutunu göremez, anlamlandıramaz……Anlamlandırmayı din yapar, vahiy yapar…….
Anasayfa
Yazarlar
Mehmet Beşir Ayanoğlu
Yazı Detayı
Bu yazı 9487+ kez okundu.
İLAHİ VE MEKANİK BAKIŞ AÇISINDAN DEPREM MESELESİ (1)
1755 Lizbon depremi, teolojik (dini) bakış açısıyla, maddeci bakış açısını karşı karşıya getirmiştir.
Din, bilim, felsefe çatışmasını bu dönem ateşlemiştir.
Sadece “maddeci gözlükle” varlığa bakarak her şeyin sebebini “mekanik bir sebepe” bağlayan bakış açısı ne kadar sığ ve yanlışsa, her afeti “ilahi adalet” ve “uyarı gören” düşüncede sığ eksik ve yanlıştır…..
Bütün bu olayları yorumlayabilmek için ilahi irade tarafından emredilen ile meydana gelen ile tedbir ile takdiri cem eden, yer ile semayı birbirinden ayırmayan bütüncül bir bakış açısına sahip olmaktır.
Bu musibetleri belli bir kişiye, olaya, topluma, günaha, gruba bağlamak yanlıştır.
Rahman ve Rahim olan Allah’ı hiç kimse; gökten bela yağdıran, azap veren bir yaratıcı olarak gösterme hakkı yoktur. İnsanın haddini aşarak bu zelzele bu sebepten dolayı olduğunu iddia etmesi haddi aşmaktır.
Bu musibetleri insan fiillerinden ayrı düşünmekte yanlıştır. İhmal edilen yasalar, gözden kaçırılan hikmeti dikkate almadan Allah’ın kaderini, hikmetini, rahmetini mahkum etmek doğru değildir.
Bu tür musibetleri Allah’ı yaratıcı yok sayarak değerlendirmektir. Allah’ın iradesi olmadan yeni bir coğrafya inşa edemeyiz.
Bu tür afetleri bilim açıklamaya çalışır, felsefe akil süzgecinden geçirerek düşündürmenin yollarını arar…Din ise makul bir anlamlandırmada karar kılar….İslam dini verdiği anlam bilimin açıklamasını felsefenin düşüncesini göz ardı etmez.
Bilim, Allah’ın kainata yerleştirdiği ayetlerin tefsiri….akıl ve düşünce de onun insana en büyük ihsanıdır….
Bilim bize depremi izah eder statik nedir açıklar, fay hatları nerededir öğretir, depreme dayanıklı binaları nasıl inşa edilir ve edilmesi gerektiğini açıklar…
Fakat bütün tedbirlere rağmen başımıza gelen musibetleri anlamlandıramaz, hikmetini izah edemez….bundan ne tür dersler çıkarmamız gerektiğini bilemez, manevi metafizik boyutunu göremez, anlamlandıramaz……Anlamlandırmayı din yapar, vahiy yapar…….
Ekleme
Tarihi: 01 Mart 2023 - Çarşamba
İLAHİ VE MEKANİK BAKIŞ AÇISINDAN DEPREM MESELESİ (1)
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.