ELEKTİRK
Mehmet Beşir Ayanoğlu
Köşe Yazarı
Mehmet Beşir Ayanoğlu
 

MARDİN’İN ONUR GÜNÜNE İLİŞKİN AÇIKLAMA

Mardin’in düşmandan kurtuluşu sebebiyle her yıl resmî törenle kutlanan “Mardin Kurtuluşu”,  Kasım 2010 Tarihinde Mardin Belediye Meclisinde aldığımız kararla  “Mardin Onur Günü”  olarak kutlanmasına karar verdik.    Mardinli hemşerilerimizin o dönemdeki kararlı ve dik tutumlarıyla, işgalin fiilen gerçekleşmemesi sebebiyle  bu kararı aldık.   Bu karar ile birilerinin iddia ettiği gibi rövanşist veya birilerine gönderme yapma amacıyla da alınmış değildir. Yukarıda da ifade edildiği gibi işgal edilmeyen şehrin, kurtuluşunun da olmayacağını düşünerek atalarımızın, dedelerimizin diplomatik dehaları ve cesaretleri sebebiyle Mardin’in Onur Günü olması gerekçesiyle bu günün bu haliyle kutlanması kararını aldık.    Biz bu kararı alırken o dönem de Türk Dil Tarih Kurumuna yazı ile de gereğini sormuştuk. Mardin’in düşman işgaline uğradığına dair bir belgeye haiz olmadıklarına ilişkin İlgili kurumun gelen cevabi yazıları vardı. Bununla birlikte Artuklu Üniversitesi tarihçileri de bu konuda doktora tezlerinde de şehrin işgal edilmediğine dair çalışmalarıyla bu konuyu açıklığa kavuşturmuşlardır.  Ayrıca o dönem de valiliğin İçişleri Bakanlığına yazdığı resmî yazıda da Mardin’in Kurtuluş günü ile ilgili kayıtlarında belge olmadığına ilişkin bir cevap geldiği ifade edildi.    Bilindiği üzere o dönem şehri işgale gelen Fransız komutan Nouma şehre geldiğinde Mardinli hemşerilerimizin kararlı bir direnişi ile karşılaşmış ve geldiği gibi geri dönmüştür.    O kararlı tavır Diyarbakır’a gidişine de engel olduğu için -Diyarbakır ili de- Mardin halkının kararlı tutumundan dolayı işgalden kurtulmuştur.    Biz Mardin’in Onur Günü kararını alırken  RESMİ TÖRENLERİN YAPILMAMASI KARARINI ALMADIK.  Birileri yazılı, görsel ve sosyal medya üzerinden toplum nezdinde böylesi yanlış bir algı oluşturma çabası içerisindedir. Bunu kabul etmemiz mümkün değildir.   Mardin Belediyesi olarak törenlerimizi  o dönem de her yıl yaptık ve kutladık.   Yıllarca resmî törenlere biz engel olmuşuz gibi bir hava estirilmektedir. Bu yanlıştır.    Resmî törenlerin ve şehirlerin kurtuluş günlerinin nasıl yapılacağına ilişkin yürürlükte bulunan yönetmelik vardır.   “Mevzuat No: 2012/3073 Kabul Tarihi: 16.04.2012 Resmi Gazete No: 28283 Resmi Gazete 05.05.2012 Tarihli  ‘Ulusal ve Resmi Bayramlar İle Mahalli Kurtuluş Günleri, Atatürk Günleri ve Tarihi Günlerde Yapılacak Tören ve Kutlamalar Yönetmeliği’”   1 . Maddesine göre- (1)  “Bu Yönetmelik; ulusal bayram Cumhuriyet Bayramı ve resmi bayramlar Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, Atatürk’ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramı, Zafer Bayramı ile mahalli kurtuluş günleri, Atatürk günleri ve tarihi günlerin kutlanmasını sağlamak amacıyla yapılacak törenleri kapsar.”   İlgili yönetmeliğin 3. maddenin 2. Fıkrasına göre; ”2) İl ve ilçelerde ulusal bayram, resmi bayramlar, mahalli kurtuluş günleri, Atatürk günleri ve diğer tarihi günlerin kutlanması, vali veya görevlendireceği vali yardımcısı veya kaymakamın başkanlığında; (...) belediye başkanlığı, emniyet müdürlüğü, milli eğitim müdürlüğü, gençlik hizmetleri ve spor müdürlüğü ile mülki idare amirince uygun görülecek diğer kamu kurum ve kuruluşları ile sivil toplum kuruluşları temsilcilerinin katılımıyla oluşan komite tarafından düzenlenir.”   Yine ilgili yönetmeliğin,  Mahalli kurtuluş günleri, Atatürk günleri ve diğer tarihi günleri ile ilgili  8. Maddesine göre; ”- (1) Mahalli kurtuluş günleri, Atatürk günleri ve diğer tarihi günlerin kutlama faaliyetleri; Başkentte Ankara Valiliği, Başkent dışında valilikler ve kaymakamlıklarca oluşturulacak kutlama komiteleri tarafından belirlenir. Programda, günün anlam ve önemine uygun olarak yapılacak bilimsel toplantı, konferans, sergi, yarışma, tiyatro, halk oyunları, gösteriler ve konser gibi faaliyetler yer alır. Programda tören geçişi ve tebrikata yer verilmez.”   Hükümleri ile mahalli kurtuluş Atatürk günleri ve diğer tarihi günlerin nasıl kutlanacağının ve komitesinin nasıl iş yapacağının açıkça hükümlerini ortaya koymuştur.   Valilik veya Kaymakamlıkça günlerin nasıl kutlanacağının oluşturacakları bir komite ile bunun belirleneceği açıktır.     Bu yetki tamamen valilik veya kaymakamlık inhisarında iken sanki resmî törenlere engel olmuşuz gibi bir algının oluşması ve bu algıyı kuvvetlendirecek tezviratlar yapılması yanlıştır.    Aldığımız kararın arkasındayız.    Mardin halkı işgale izin vermedi;  şerefli, haysiyetli, onurlu, dik ve diplomatik bir deha ile buna engel oldu.    Mardin’in işgal edilmediğini dolayısıyla kurtuluşunun olmayacağını ünlü tarihçi Murat Bardakçı’da görsel ve yazılı medyada açıkça ifade etmiştir.   Aldığımız karardan dolayı gerek kamu oyuna gerekse ilgili mercilere bu açıklamalarımızı ifade etmeye de her zaman hazırız ve açığız.    Demokrasi hakikatler rejimidir. İnsanlar eleştiri veya farklı bakış açıları ile demokratik kültürde kendi düşüncelerini ve ideallerini ortaya koyma ve yaşama arzusundadırlar.    Bizlerde o dönem de atalarımızın bu yürekli direnişini “Onur Günü” olarak kutlanması gerektiğine dair karar aldık.    Bu kararımızdan dolayı birilerinin bu kararımızın yok sayılmasına ilişkin talepleri, tehdit ve şantajları;  bu şahısların farklı fikirlere tahammülünün olmadığını açıkça  ortaya koyması açısından anlamlı ve hüzünülüdür.    Demokrasi sadece kendimiz için değil bizim gibi düşünmeyenler içinde vardır.    Saygıyla sunulur……  
Ekleme Tarihi: 22 Kasım 2022 - Salı

MARDİN’İN ONUR GÜNÜNE İLİŞKİN AÇIKLAMA

Mardin’in düşmandan kurtuluşu sebebiyle her yıl resmî törenle kutlanan “Mardin Kurtuluşu”, 
Kasım 2010 Tarihinde Mardin Belediye Meclisinde aldığımız kararla
 “Mardin Onur Günü” 
olarak kutlanmasına karar verdik. 
 
Mardinli hemşerilerimizin o dönemdeki kararlı ve dik tutumlarıyla, işgalin fiilen gerçekleşmemesi sebebiyle 
bu kararı aldık.
 
Bu karar ile birilerinin iddia ettiği gibi rövanşist veya birilerine gönderme yapma amacıyla da alınmış değildir. Yukarıda da ifade edildiği gibi işgal edilmeyen şehrin, kurtuluşunun da olmayacağını düşünerek atalarımızın, dedelerimizin diplomatik dehaları ve cesaretleri sebebiyle Mardin’in Onur Günü olması gerekçesiyle bu günün bu haliyle kutlanması kararını aldık. 
 
Biz bu kararı alırken o dönem de Türk Dil Tarih Kurumuna yazı ile de gereğini sormuştuk. Mardin’in düşman işgaline uğradığına dair bir belgeye haiz olmadıklarına ilişkin İlgili kurumun gelen cevabi yazıları vardı. Bununla birlikte Artuklu Üniversitesi tarihçileri de bu konuda doktora tezlerinde de şehrin işgal edilmediğine dair çalışmalarıyla bu konuyu açıklığa kavuşturmuşlardır. 
Ayrıca o dönem de valiliğin İçişleri Bakanlığına yazdığı resmî yazıda da Mardin’in Kurtuluş günü ile ilgili kayıtlarında belge olmadığına ilişkin bir cevap geldiği ifade edildi. 
 
Bilindiği üzere o dönem şehri işgale gelen Fransız komutan Nouma şehre geldiğinde Mardinli hemşerilerimizin kararlı bir direnişi ile karşılaşmış ve geldiği gibi geri dönmüştür. 
 
O kararlı tavır Diyarbakır’a gidişine de engel olduğu için -Diyarbakır ili de- Mardin halkının kararlı tutumundan dolayı işgalden kurtulmuştur. 
 
Biz Mardin’in Onur Günü kararını alırken 
RESMİ TÖRENLERİN YAPILMAMASI KARARINI ALMADIK. 
Birileri yazılı, görsel ve sosyal medya üzerinden toplum nezdinde böylesi yanlış bir algı oluşturma çabası içerisindedir. Bunu kabul etmemiz mümkün değildir.
 
Mardin Belediyesi olarak törenlerimizi  o dönem de her yıl yaptık ve kutladık.
 
Yıllarca resmî törenlere biz engel olmuşuz gibi bir hava estirilmektedir. Bu yanlıştır. 
 
Resmî törenlerin ve şehirlerin kurtuluş günlerinin nasıl yapılacağına ilişkin yürürlükte bulunan yönetmelik vardır.
 
“Mevzuat No: 2012/3073
Kabul Tarihi: 16.04.2012
Resmi Gazete No: 28283
Resmi Gazete 05.05.2012 Tarihli 
‘Ulusal ve Resmi Bayramlar İle Mahalli Kurtuluş Günleri, Atatürk Günleri ve Tarihi Günlerde Yapılacak Tören ve Kutlamalar Yönetmeliği’”
 
1 . Maddesine göre- (1) 
“Bu Yönetmelik; ulusal bayram Cumhuriyet Bayramı ve resmi bayramlar Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, Atatürk’ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramı, Zafer Bayramı ile mahalli kurtuluş günleri, Atatürk günleri ve tarihi günlerin kutlanmasını sağlamak amacıyla yapılacak törenleri kapsar.”
 
İlgili yönetmeliğin 3. maddenin 2. Fıkrasına göre;
”2) İl ve ilçelerde ulusal bayram, resmi bayramlar, mahalli kurtuluş günleri, Atatürk günleri ve diğer tarihi günlerin kutlanması, vali veya görevlendireceği vali yardımcısı veya kaymakamın başkanlığında; (...) belediye başkanlığı, emniyet müdürlüğü, milli eğitim müdürlüğü, gençlik hizmetleri ve spor müdürlüğü ile mülki idare amirince uygun görülecek diğer kamu kurum ve kuruluşları ile sivil toplum kuruluşları temsilcilerinin katılımıyla oluşan komite tarafından düzenlenir.”
 
Yine ilgili yönetmeliğin, 
Mahalli kurtuluş günleri, Atatürk günleri ve diğer tarihi günleri ile ilgili 
8. Maddesine göre;
”- (1) Mahalli kurtuluş günleri, Atatürk günleri ve diğer tarihi günlerin kutlama faaliyetleri; Başkentte Ankara Valiliği, Başkent dışında valilikler ve kaymakamlıklarca oluşturulacak kutlama komiteleri tarafından belirlenir. Programda, günün anlam ve önemine uygun olarak yapılacak bilimsel toplantı, konferans, sergi, yarışma, tiyatro, halk oyunları, gösteriler ve konser gibi faaliyetler yer alır. Programda tören geçişi ve tebrikata yer verilmez.”
 
Hükümleri ile mahalli kurtuluş Atatürk günleri ve diğer tarihi günlerin nasıl kutlanacağının ve komitesinin nasıl iş yapacağının açıkça hükümlerini ortaya koymuştur.
 
Valilik veya Kaymakamlıkça günlerin nasıl kutlanacağının oluşturacakları bir komite ile bunun belirleneceği açıktır.  
 
Bu yetki tamamen valilik veya kaymakamlık inhisarında iken sanki resmî törenlere engel olmuşuz gibi bir algının oluşması ve bu algıyı kuvvetlendirecek tezviratlar yapılması yanlıştır. 
 
Aldığımız kararın arkasındayız. 
 
Mardin halkı işgale izin vermedi;  şerefli, haysiyetli, onurlu, dik ve diplomatik bir deha ile buna engel oldu. 
 
Mardin’in işgal edilmediğini dolayısıyla kurtuluşunun olmayacağını ünlü tarihçi Murat Bardakçı’da görsel ve yazılı medyada açıkça ifade etmiştir.
 
Aldığımız karardan dolayı gerek kamu oyuna gerekse ilgili mercilere bu açıklamalarımızı ifade etmeye de her zaman hazırız ve açığız. 
 
Demokrasi hakikatler rejimidir. İnsanlar eleştiri veya farklı bakış açıları ile demokratik kültürde kendi düşüncelerini ve ideallerini ortaya koyma ve yaşama arzusundadırlar. 
 
Bizlerde o dönem de atalarımızın bu yürekli direnişini “Onur Günü” olarak kutlanması gerektiğine dair karar aldık. 
 
Bu kararımızdan dolayı birilerinin bu kararımızın yok sayılmasına ilişkin talepleri, tehdit ve şantajları;  bu şahısların farklı fikirlere tahammülünün olmadığını açıkça  ortaya koyması açısından anlamlı ve hüzünülüdür. 
 
Demokrasi sadece kendimiz için değil bizim gibi düşünmeyenler içinde vardır. 
 
Saygıyla sunulur……
 
Yazıya ifade bırak !
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.