Bir dostumun tasviri, betimlemesi.
“Hep yalnızdın, kalabalıklar içinde bile yapayalnız.”
İnsan zaten yalnız doğan bir varlık değil mi?
Hz. Adem ve Hz İsa hem yalnız ve hem de babasız doğan peygamberler değil miydi?
İşte hayatın bir hikmeti de insanın yalnızca yürümesidir.
Tarihe iz bırakmış nice insan, lider, inanan insan hep yalnız kalarak hedeflediklerine ulaşmışlardı. Yalnızlar zaten başarabilenlerdir.
Yalnızlık, acziyet acizlik değildir. İnandığınız yolda yürümek ilerlemek ve ideallerinize ulaşmaktır.
Her insan yalnızlığı seçemez. Yalnız olmak birazda cesaret işidir. Zaten başaranlarda cesur ve kararlı insanlardır.
Tarihin sarmalına bir çizik atmak istiyorsanız inandığınız yolda yalnız kalsanız da hedefinize ulaşmak için yürümeniz gerekiyor.
Yürüyün, kendi bildiğiniz inandığınız yolda tek başınıza da olsanız da, kalsanız da yürüyün. Bırakın eşlik etmek isteyenler sizinle gelsin, geçmişte kalmak isteyenler de izin verin kalsın…..
Kimseye kendinizi açıklamakla zaman kaybetmeyin. Kimin ne düşündüğüyle, nasıl algıladığıyla ilgilenmeyin.
Zaten şair; “ Hak bildiğin yolda tek başına yürüyeceksin” telkini ile bizim sefer ile emrolunduğumuzu zaferin ilahi kudretin elinde olduğu ifade edilmektedir…..