Veya Bakara 177’nin gereğini yaparak…
“Gerçek iyilik (erdem) yüzlerinizi doğuya veya batıya döndürmeniz değildir. Asıl iyilik, kişinin Allah’a, ahiret gününe, meleklere, kitaba ve nebilere inanmasıdır. Malını çok sevmesine rağmen onu; akrabaya, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışlara, dilenenlere ve özgürlüğü ellerinden alınanlara vermesidir. Namazı dosdoğru kılması, zekâtı gönlünden gelerek infak etmesidir. Onlar söz verdikleri zaman sözlerinde dururlar, şiddetli zorluk ve darlıklara, hastalıklara, savaşın kızıştığı durumlara karşı sabredip direnerek göğüs gererler. İşte bunlardır dosdoğru olanlar. Sorumluluk bilincine sahip olanlar da bunlardır (Bakara 2:177).”
Ayete devam ederek:
- Yaşlı ve hasta komşuları ziyaret etmesidir,
- Çıplağı bulup giydirmesidir,
- Açı bulup doyurmasıdır,
- Garibana yakacak, odun, kömür almasıdır,
- Akraba ve yakınlarını gözetmesidir,
- Bakkaldaki veresiye defterini ondan habersiz sildirmesidir,
- Kuşlar için pencere pervazlarına ve balkonuna yiyecek bırakmasıdır,
- Sokak hayvanları için evinin önüne yiyecek koymasıdır,
- Muhtaç öğrencilere burs vermesidir.
Sonra kendimize sorarak: Cuma mesajı yazmaya hak kazandım mı?