ELEKTİRK
Yaşar Değirmenci
Köşe Yazarı
Yaşar Değirmenci
 

Zaman Yolcusuna Söylenecekler (12)

Hadis-i Şeriflerde Zaman Sevgili Peygamberimiz "Kıyamet günü Âdemoğlu beş şeyden hesap vermeden Allah'ın huzurundan ayrılamaz: 1. Ömrünü ne yaparak tükettiğinden, 2. Gençliğini ne işle harcadığından, 3. Malını hangi yolla kazandığından, 4. Malını nerelere harcadığından, 5. Öğrendiği ile ne derece amel ettiğinden" buyurmuştur. Peygamberimiz "İki nimet vardır ki insanların birçoğu bu iki nimet hususunda aldanmıştır; bunlar sıhhat ve boş zamandır." hadis-i şerifi ile farkında olmadan kıymetini takdir edemediğimiz, layıkı ile değerlendiremediğimiz bu nimetler için biz ümmetini ikaz buyurmaktadırlar. Sevgili Peygamberimiz "Kıyamet yaklaşınca zaman birbirine yaklaşacak, bir sene bir ay gibi, bir ay bir hafta gibi, bir hafta kuru hurma yaprağının ateşte yanması gibi kısa olacaktır." beyanlarıyla ahir zamanda her şeyde olduğu gibi zamanda da bereketin kalkacağına iletişimin ve nakil araçlarının hızına işaret etmişlerdir. Hayatta en az düşünülen, ibret alınan; ama en çok düşündüren şey "ölüm"dür. Yani bize tahsis edilen ömür sermayemizin bitimi... Peygamberimiz "ölümü hatırlama" üzerinde durarak: "Her derdin, her hastalığın çaresi, şifası vardır, ölüm müstesna." "Lezzetleri acılaştıran ölümü çok hatırlayınız." "Dünyada tıpkı bir gurbetçi veya yolcu gibi ol." "Kendini kabre girmiş say." "Benimle dünyanın misali yolcuyla ağaca benzer; yolcu gelmiş, ağacın altında bir müddet gölgelenmiş sonra da terk edip gitmiştir." buyurmuşlardır. "Sizden kim ehlu iyalinden emin, sıhhati yerinde, günlük yiyeceği yanında olduğu hâlde sabaha ererse sanki bütün dünya ona verilmiş gibidir." Allah Resulü Müslüman'ın zaman içindeki vasıflarını, "Müslüman'ın bakışı ibret, sözü hikmet, sükûtu ise tefekkürdür." sözleri ile ibretle bakmamızda, hikmetli konuşmamızda, sessizliğimizde, düşünüp tefekkür etmemizde görmek istemektedirler. Sevgili Peygamberimiz "Yarabbi! Beni gözümü açıp yumuncaya kadar hatta ondan daha kısa bir zaman için dahi nefsimin eline bırakma." duası ve "Boş ve faydasız işleri terk etmek kişinin dininin güzelliğindendir." hadisi ile en küçük bir anı dahi azami dikkat ederek geçirmemiz, en hassas şekilde değerlendirmemiz gerektiğine işaret buyurmuşlardır. "İki günü birbirine eşit geçen zarardadır." hadis-i şeriflerinde ise her geçen anı bir öncekinden daha iyi değerlendirmediğimiz takdirde zararda olduğumuz ifade edilmektedir. Peygamber Efendimiz "Beş şeyin kıymetini beş şeyden önce bil; ihtiyarlıktan önce gençliğin, hastalıktan önce sıhhatin, fakirlikten önce zenginliğin, meşguliyetten önce boş vaktin, ölmezden önce de hayatın." buyurarak bu hususlara ümmetinin dikkatini çekmişlerdir. Fahr-i Kâinat Efendimizin "Boş duracak, boş işlerle uğraşacak zaman değildir. Allah Teâlâ'nın bir kulunu sevmemesinin alameti, o kulun ne dünyaya ne ahirete hiç faydası olmayan işlerle uğraşmasıdır." beyanları çok mühimdir. Peygamberimiz “Akıllı kimse için dört saat vardır: Biri Rabb'ine yalvardığı, dua ettiği saattir. İkincisi kendi nefsini hesaba çektiği saattir. Üçüncü saat Hz. Allah'ın kudretini kainatta görüp hissettiği, tefekküre daldığı saattir. Dördüncü saat ise yiyip içtiği saattir." buyurmuşlardır. Yine akıllı kimseyi "Akıllı ve müdebbir (tedbirli) kimseler, yarına ulaşamayacağı düşüncesiyle, içinde bulundukları anı en iyi değerlendiren, bu yolda gayret sarf edenlerdir." diye tarif etmişlerdir.
Ekleme Tarihi: 17 Mart 2023 - Cuma

Zaman Yolcusuna Söylenecekler (12)

Hadis-i Şeriflerde Zaman

Sevgili Peygamberimiz "Kıyamet günü Âdemoğlu beş şeyden hesap vermeden Allah'ın huzurundan ayrılamaz:

1. Ömrünü ne yaparak tükettiğinden,

2. Gençliğini ne işle harcadığından,

3. Malını hangi yolla kazandığından,

4. Malını nerelere harcadığından,

5. Öğrendiği ile ne derece amel ettiğinden" buyurmuştur.

Peygamberimiz "İki nimet vardır ki insanların birçoğu bu iki nimet hususunda aldanmıştır; bunlar sıhhat ve boş zamandır." hadis-i şerifi ile farkında olmadan kıymetini takdir edemediğimiz, layıkı ile değerlendiremediğimiz bu nimetler için biz ümmetini ikaz buyurmaktadırlar. Sevgili Peygamberimiz "Kıyamet yaklaşınca zaman birbirine yaklaşacak, bir sene bir ay gibi, bir ay bir hafta gibi, bir hafta kuru hurma yaprağının ateşte yanması gibi kısa olacaktır." beyanlarıyla ahir zamanda her şeyde olduğu gibi zamanda da bereketin kalkacağına iletişimin ve nakil araçlarının hızına işaret etmişlerdir.

Hayatta en az düşünülen, ibret alınan; ama en çok düşündüren şey "ölüm"dür. Yani bize tahsis edilen ömür sermayemizin bitimi...

Peygamberimiz "ölümü hatırlama" üzerinde durarak:

"Her derdin, her hastalığın çaresi, şifası vardır, ölüm müstesna."

"Lezzetleri acılaştıran ölümü çok hatırlayınız."

"Dünyada tıpkı bir gurbetçi veya yolcu gibi ol."

"Kendini kabre girmiş say."

"Benimle dünyanın misali yolcuyla ağaca benzer; yolcu gelmiş, ağacın altında bir müddet gölgelenmiş sonra da terk edip gitmiştir." buyurmuşlardır. "Sizden kim ehlu iyalinden emin, sıhhati yerinde, günlük yiyeceği yanında olduğu hâlde sabaha ererse sanki bütün dünya ona verilmiş gibidir."

Allah Resulü Müslüman'ın zaman içindeki vasıflarını, "Müslüman'ın bakışı ibret, sözü hikmet, sükûtu ise tefekkürdür." sözleri ile ibretle bakmamızda, hikmetli konuşmamızda, sessizliğimizde, düşünüp tefekkür etmemizde görmek istemektedirler.

Sevgili Peygamberimiz "Yarabbi! Beni gözümü açıp yumuncaya kadar hatta ondan daha kısa bir zaman için dahi nefsimin eline bırakma." duası ve "Boş ve faydasız işleri terk etmek kişinin dininin güzelliğindendir." hadisi ile en küçük bir anı dahi azami dikkat ederek geçirmemiz, en hassas şekilde değerlendirmemiz gerektiğine işaret buyurmuşlardır.

"İki günü birbirine eşit geçen zarardadır." hadis-i şeriflerinde ise her geçen anı bir öncekinden daha iyi değerlendirmediğimiz takdirde zararda olduğumuz ifade edilmektedir.

Peygamber Efendimiz "Beş şeyin kıymetini beş şeyden önce bil; ihtiyarlıktan önce gençliğin, hastalıktan önce sıhhatin, fakirlikten önce zenginliğin, meşguliyetten önce boş vaktin, ölmezden önce de hayatın." buyurarak bu hususlara ümmetinin dikkatini çekmişlerdir.

Fahr-i Kâinat Efendimizin "Boş duracak, boş işlerle uğraşacak zaman değildir. Allah Teâlâ'nın bir kulunu sevmemesinin alameti, o kulun ne dünyaya ne ahirete hiç faydası olmayan işlerle uğraşmasıdır." beyanları çok mühimdir.

Peygamberimiz “Akıllı kimse için dört saat vardır: Biri Rabb'ine yalvardığı, dua ettiği saattir. İkincisi kendi nefsini hesaba çektiği saattir. Üçüncü saat Hz. Allah'ın kudretini kainatta görüp hissettiği, tefekküre daldığı saattir. Dördüncü saat ise yiyip içtiği saattir." buyurmuşlardır. Yine akıllı kimseyi "Akıllı ve müdebbir (tedbirli) kimseler, yarına ulaşamayacağı düşüncesiyle, içinde bulundukları anı en iyi değerlendiren, bu yolda gayret sarf edenlerdir." diye tarif etmişlerdir.

Yazıya ifade bırak !
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.