ALDOUS HUXLEY, Mike Wallace'a DEMOKRASİYİ NEYİN YOK EDECEĞİNİ Anlatıyor: Aşırı Nüfus, Uyuşturucular ve Sinsi Teknoloji.     “Aşırı Nüfus, Manipülatif Politikalar, Toplumsal Güç Dengesizlikleri, Bağımlılık Yaratan Uyuşturucular, Daha da Bağımlılık Yaratan Teknolojiler. Bunlar ve Diğer Gelişmeler Sadece Demokrasiyi Değil, Uygarlığın Kendisini de Uçurumun Eşiğine İtti.”     Yazar ALDOUS HUXLEY Daha Hayattayken Durumu Böyle Görüyordu. 1958'de MİKE WALLACE Röportajı'na Çıktığında Düşüncelerini Tüm Amerika'ya Anlatmıştı. Yeni Ünlenmiş Haber Spikerine;     "-Giderek Daha AZ ÖZGÜRLÜK Yönünde Baskı Yapan Bir Takım Kişisel Olmayan Güçler Var."     "Ayrıca, İsteyen Herkesin Bu Özgürlükten Uzaklaşma, Kontrolü Dayatma Sürecini Hızlandırmak İçin Kullanabileceği Bir Dizi Teknolojik Cihazın da Bulunduğunu Düşünüyorum." diyor.     HUXLEY'in En Tanınmış Romanı CESUR YENİ DÜNYA/Brave New World, 1932'deki İlk Yayımından Bu Yana Geçerliliğini Korudu.     Gerçek Dünyanın Çeyrek Yüzyıl Önce Hayal Ettiği Distopyaya Beklenenden Çok Daha Hızlı Bir Şekilde Benzemeye Başladığını Anlatan Makalelerden Oluşan Bir Derleme Olan CESUR YENİ DÜNYANIN YENİDEN ZİYARETİ/Brave New World Revisited'nin (İlk Olarak ‘Özgürlük Düşmanları/ENEMİES OF FREEDOM’ Olarak Yayınlandı) Tanıtımını Yapmak İçin WALLACE'ın Programına Katıldı.     Gerçi Acımasız Tahminlerinin Ardındaki Nedenlerden Bazıları Abartılı Görünüyor. - "Az Gelişmiş Ülkelerde Aslında Yaşam Standardının O Zamanda Düştüğüne" dikkat Çekiyor.     Fakat Günümüzde Bunun Tersi Geçerli. Bahsettiği Diğerleri ise, 21. Yüzyıl Açısından Bakıldığında Artık Fazla ILIMLI Görünüyor.     Akıllı Telefonlar, İnternet, Kişisel Bilgisayarlar, Hattâ Kablolu Televizyondan Bile Evvel HUXLEY;     "-Kendi Gelişen Teknolojimize Şaşırmamalıyız" diyor.     “-AYRICA Üzerimizde SINIRSIZ GÜÇ Kurmaya Çalışanlar Tarafından da GAFİL AVLANMAMALIYIZ:     -Bunu Yapmak İçin ‘YÖNETİLENLERİN RIZASI’ Gerekir. Bu, Hem FARMAKOLOJİK Hem de TEKNOLOJİK BAĞIMLILIK YAPICI Maddelerin Yanı Sıra "YENİ PROPAGANDA TEKNİKLERİ" ile Elde Edilebilir.”     BÜTÜN BUNLAR, "İnsanın Bir Nevi Rasyonel Yanını Es Geçerek, Onun Bilinçaltına, Daha Derin Duygularına, Hattâ Fizyolojisine Hitap Ederek, Ona KÖLELİĞİ GERÇEKTEN SEVDİRME" Etkisine Sahiptir.     WALLACE'ın Soruları HUXLEY'i Kendi Sorusuna Getiriyor:     "-Demokrasi Neye Dayanır?     -Demokrasi; Herhangi Bir Durumda, Bireysel Seçmenin Kendi Aydınlanmış Kişisel Çıkarı Olarak Gördüğü Şey İçin Akıllı ve Rasyonel Bir Seçim Yapmasına Bağlıdır.”     Ancak DEMOKRASİYİ ZAYIFLATAN Ticârî ve Siyâsî PROPAGANDA;     "-Doğrudan Yüzeyin Altındaki Bu BİLİNÇSİZ KİTLELERE HİTAP EDİYOR. Böylece Bir Bakıma RASYONEL ZEMİNE Dayalı BİLİNÇLİ SEÇİME Dayanan Tüm DEMOKRATİK PROSEDÜRÜ Saçma Sapan Hâle Getiriyorsunuz."     Bu Nedenle İnsanlara;     "Her Zaman Sürüklendikleri Sözlü Bubi Tuzaklarına Karşı Tetikte Olmayı" Öğretmenin Önemi Budur. Tıpkı Yayındaki Son Düşüncesi Gibi Bu Becerinin Önemi O Zamandan Bu Yana Tartışmasız Bir Şekilde Daha da Arttı:     "-Hâlâ Demokrasiye İnanıyorum. Üst ve Alttaki İnsanların Yaratıcı Aktivitelerinden En İyi Şekilde Faydalanabilirsek, Çok Daha İyi Olur.”